21. Yüzyıl mı? Öylece uzaklaşın, beytambal kalsın ya da Kıbrıslılar'ın ağızıyla galsın - Pilatus gibi elinizi yıkayın ve bu cinayete hiç bulaşamayın. İçinde bulunduğumuz bu safsata çağında ne olgular yerli yerinde, ne de tanımlar. Herşey allak bullak olmuş durumda. Şimdi bu işe küfretmek için önce modernizm sıkıntısını tartışmak gerekecek. Hani şu Aydınlanma ile kendi aklını kullanarak, özgürleşmeye başlayan insanın serüveni var ya. 21. Yüzyıl'a gelene kadar, defalarca o özgür aklınca, yitip yitip - yeniden kendini tanılama işine girişen ve çokça da bu girişimden eli boş dönen telos bağımlılarının ilerlemecilik fantazmaları. İşte bu kronik hastalık sonucunda görmediğimiz, tanık olmadığımız zarar ziyan kalmadı. Herşey hallaç pamuğu sonra herşey anlamsız , işte bu ufak tefek kitapta da öyle anlam falan aramayın. Ne kitabın isminde, ne kapak fotoğrafında, ne de içeride çağrışımlarla dolanan ahkam kesmelerde bir anlam aramaya kalkmayın. Peki nedir bu kitap derseniz? Ucundan kıyısından patafizik ilminin engin birikimiyle, bir ‘21. Yüzyıl'dan nefret etme’ denemesidir. Çukur derin… Alice gibi bodoslama dalmadan evvel en azından bir fincan kahve içip, gevşeyin, yazarından söylemesi.
|